2004 yılında başladı hikayemiz. İnternette tişört ararken bir Amerikan firması gördük. Çok popüler bir web sitesi idi. Konseptleri “kötü” tişörtler idi. Aklınıza gelecek her “kötü”lüğe uygun bir tişört vardı. Kötülüğün bu kadar aleni ve yaygın olmasına ve de ilgi görmesine çok üzülmüştük. Yeni kurulmuş bir tasarım ofisinin idealist çalışanları olarak biz de “iyi” tasarımlar yapmayı ve “iyi” tişörtler üretmeyi kendimize vazife saydık.
Doğal olan her varlıkta gözlemlediğimiz “Orijinal Tasarımlardan Yaratılmış bir Dünya” da yaşadığımızın bilinci içinde, olabildiğince orijinal tasarımlar yapmayı hedefliyorduk. Fatih Sultan Mehmet’in Topkapı Sarayında kurdurduğu ve zamanla unutulan, bugünün tasarım ofisi mantığında çalışan “Nakkaşhane” isminin kaybolmaması için, saygımızdan dolayı firma ismi olarak tescil etmiştik ilk kuruluşumuzda…
Bize yakışan “iyi” işler yapmaktı. İyi insanlar iyiliğin mesajını yaymalı ve taşımalıydı. Orijinal tasarımın önemine inanıyor, taklite karşı duruyorduk. İyiliğe inanıyor, kötülüğe karşı duruyorduk. İyi ve kaliteli tişörtler yapacaktık. Birbirinden anlamlı ve güzel onlarca tasarım yaptık. Ama istediğimiz kalitede üretim yapacak bir üretici bulamadık. Baskı teknolojilerinin istediğimizi yapmaya yeterli olmadığını gördük. Tekstil ülkesi olarak bilinen Türkiye’de ya burnundan kıl aldırmayan büyük üreticiler yada merdiven altı atölyeler vardı. Biz ise ikisinin ortasında üreticiler arıyorduk. Az adetli ama kaliteli üretim yapacak ve bizimle aynı dili konuşacak ve hemen her aşamada iyi hizmet verebilecek üreticiler arıyorduk. Bulamadık. Ve vazgeçtik tişört üretiminden.
Tasarım ofisi olarak devam etmeye ve iyi tasarımlar yaparak bir çok firmanın markalaşma sürecinde, projeler çerçevesinde iyi hizmetler vermeye başladık. Çünkü bu ülkenin tarihi, kültürü ve insan kalitesi ile dünya çapında işler yapmak mümkündü. Biz buna gönülden inanmıştık. İnandığımız gerçekleri ısrarla anlattık 2008 yılına kadar.
2008 yılında ABD’de Lehman Brothers battı ve adeta periyodik hale gelen global ekonomik kriz bir kez daha ülkeyi etkisi altına aldı. Bu krizler Türkiye’de firmaların birikimlerini eriten ve her seferinde yeniden ve eksiden başlatan, birim emek ve ürün fiyatlarını göreceli olarak düşüren ve kurumsallaşmanın önüne set çeken fonksiyona sahiptir. Ve biz de bir kez daha yeniden başladık.
Proje Stüdyo Tasarım Ofisi olarak ilk günden beri inandığımız misyona sadakatle ama yeni bir firma olarak hizmete devam ettik. Ve eski projelerimiz arasında yer alan “world of original design” wood-tshirt.com projemizi bir kez daha hayata geçirmeye karar verdik.
Üretim yapmaya karar verdik. İyilik felsefesiyle yola çıkan bizler, kriz ortamında sosyal güvencesiz ve kötü koşullarda, ucuz fiyatla üretim yapan atölyelerde üretim yaptırmayı düşünemezdik. Düşük maliyet baskısı ile çevreyi kirleten ve sağlığa zararlı kumaş üreticileri ve baskı firmaları ile çalışamayacağımızı gördük. Tekstil piyasasının gündeminde bizim bu gördüğümüz sorunların, sorun olmadığını üzülerek gözlemledik. Tüketicilerin ve üreticilerin bilinçlenmeleri için uluslararası standartlara uygun üretimler yaptırmaya karar ve önem verdik. AB ülkelerine yapılan üretim standartlarının iç piyasa üretimleri içinde geçerli olabilmesi için farkındalık oluşturmaya çabaladık. Uluslararası kalite sertifikasyon birliği olan ÖkoTex Birliği üyesi Alman Hohenstein Enstitüsü ile birlikte eğitim seminerleri düzenleyerek ve okullarda tişört boyama yarışmaları düzenleyerek piyasanın bilinçlenmesi yönünde çalıştık. Öğrendiğimiz her bilgiyi web sitemizden paylaşarak piyasada ki standartların yükselmesine katkı sağlamaya çabaladık. Doğal Çocuk konsepti ile bir web sitesi oluşturarak çabalarımızı görünür kıldık. Eko Tişört adı ile iç piyasada ilk defa Öko Tex 100 sertifikalı tişört üretimi ve satışına başladık. Kendi çocuğumuza giydirmeyeceğimiz hiçbir tişörtü başkasının çocuklarına giydiremezdik.
Çalıştığımız bütün üreticilerle fiyat odaklı değil, kalite ve hakkaniyet odaklı çalışmaya gayret ettik. Bizimle çalışan hiçbir üreticiye hak ettiğinin altında teklifler sunmadık. Hak edilen ödemeleri zamanında ve eksiksiz ödemeyi inanç bildik. Bu süreçte bir çok yeni ve genç girişimciye üretici olarak hizmet verdik. Bazı girişimcileri verdiğimiz doğru bilgilerle yanlış yatırımlardan vazgeçirdik. Bildiklerimizi bütün detayları ile paylaşarak deneyimlerimizden faydalanmak isteyen herkesi faydalandırdık. Birlikte bütün detayları planlayarak ürettiğimiz tişörtleri 29 tl ye satan da oldu 260 euroya satanda. Müşterilerimiz, çalışanlarımız ve tedarikçilerimizle ilişkilerimizde “en iyi politika dürüstlüktür” ilkesine hep sadık kaldık.
Piyasada bir çok üreticinin maalesef taklit ürün üretimi yaptığını üzülerek gördük. Türk tekstil piyasasının maalesef çok yoğun bir taklit ürün üretimi ile ayakta kaldığını gözlemledik.Taklit ürüne ek olarak günden güne fiyat düşüren, katma değer yaratamayan, fiyata endeksli üretimden dolayı kalitenin günden güne düşmekte olduğunu üzülerek gözlemledik. Bu sürecin bindiğin dalı kesmekle eşdeğer olduğuna inandık. Orijinal tasarımın doğruluğuna inancımızdan dolayı taklit üretimden ısrarla kaçındık. Taklit üretim yapan küçük veya büyük, üretici veya tedarikçilerle çalışmamaya ve yapılanın yanlışlığını dilimiz döndüğünce anlattık.
İş yapamadığımız günlerde, ihtiyacımız olan zamanlarda çok cazip tekliflerle gelen taklit üretim isteklerini “Cumartesi yasağında kıyıya kadar gelen balık” olarak gördük ve reddettik.
Bu geçen yıllarda çok kazanmak değil, birlikte kazanmak, paylaşmak, birlikte öğrenmek ve gelişmek, paylaşarak birlikte büyümek, dürüstlük ve açıklık ana düşüncemiz oldu.
Yine bu geçen yıllarda ülkenin belli başlı büyük markalarından( Beymen – Mısırlı Triko…), holdinglerine ( Bilkent BKG) veya küçük işletmelerine kadar bir çok irili ufaklı firmaya hizmet verdik. Üretici olarak hizmet vermekten kendi tasarımlarımızı hayata geçirmeye fırsat bulamadık. Halbuki “iyi” tasarımlar ve “iyi” tişörtler üretmek için yola çıkmıştık.
Ve nihayet 2 yıldır Orijinal 3D Koleksiyonu ile Big Face tasarımlarımızı hayata geçirdik. Tamamı kendimize ait tasarımlarla, kendi üretimlerimizi yaparak toptan ve perakende satışa başladık. ABD den Almanya’ya kadar bir çok ülkeye toptan veya perakende ürün gönderdik. İyiliğin tişörtlerini hayata geçirmeye bu koleksiyonla başladık. Ve yepyeni başka koleksiyonlarla geliştirmeye devam edeceğiz.
Ülkemizin içinde bulunduğu güç koşullara, iç ve dış istikrarsızlıklara rağmen bu toprakların ve bu ülkenin insanlarının mayasına samimi inancımız var. Bu toprakların insanları iyiliğin mayası ile yoğrulmuştur. Bütün dünyaya ihraç edeceğimiz en önemli ürün “iyilik” olacaktır. Daha iyi bir dünya için iyi tasarımlar yapmaya ve daha iyi üretimler yapmaya devam edeceğiz.
Bu yıldan itibaren TR Yenilikçi Ticaret Sistemleri A.Ş. Olarak hizmet vermeye devam edeceğiz. Wood-tshirt.com markamız altında tişört üretimlerine devam edeceğiz. Yepyeni tasarımlarla iyi tişörtleri bütün dünya ile buluşturacağız.
Ve TR A.Ş. nin hazırlamakta olduğu “buyTR.com Sosyal Ticaret Ağı” projesi ile bu toprakların bütün iyi insanlarının ürettiği ve sattığı her ürünün bütün dünyada ki iyi insanlara ulaşması için sınırsız, komisyonsuz, aracısız destek vereceğiz.
Daha iyi bir dünya için, iyi insanlar daha çok iyilik üretmelidir. İlk günden ne düşünerek başladıysak iş hayatına, son güne kadar aynı düşünceye sarsılmaz inançla devam edeceğiz. Bu düşünceleri paylaştığımız iyi insanlara kapımız her daim açıktı ve her daim açık kalacaktır.
“wood is good…”
https://www.facebook.com/woodtshirt/